beta ~ Eyun. bēta βητα Yunan
alfabesinin ikinci harfi ~ Fen. bēt ev, Fenike
alfabesinin ikinci harfi = Aram. bēt בתArami/ İbrani alfabesinin ikinci
harfi → beyit. NETS.
beta Fr. béta a. (be'ta) Yunan alfabesinin ikinci harfi. Türkçe Sözlük
Bkz;
alfa, alfabe, cim, delta, epsilon, gama, omega, sigma, pi
bez (böz pamuklu kumaş) < Ar. bazz pamuklu kumaş < Akad. buşu,
buzu ince ip, ince dokuma, çok ince
kumaş. Yun.
(bussinos)
ip, iplik, ince dolkuma. Yunancadaki bu kelimenin kökeni Akadca buşu kelimesi olmalıdır. > İng. byssus, İbr. bus, Sür. buz
Uyg. böz.
Şimşek
bez pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma, herhangibir cins dokuma. Tkm. biz bez. Ar. bazz, Fa. bazz, Nog. böz, TatK. büz, Kzk. böz, KKlp. böz, Krg. böz, Alt, Tel. pös. Çuv. pir. Eski Türkçeden başlayarak kullanılır (böz). Mezopotamya’da ince
kumaşa vrilen būşu adından gelir. İbr. būş, Grekçeye de
olarak
geçmiştir. EREN
bez ~ Ar. bazz بزّ #bzz iyi cins pamuk veya ketenkumaş = Ar. bizza ͭ بزّة a.a. = EYun. býssos βύσσος a.a. ~ İbr/Aram būṣ. NETS
bez ET. béz sözcüğünden evrilmiştir. NETS
bızır < Ar. buzr/bazr veya baizar/ bazar. Klitoris
<# bzr < Akad. bişşuru kadın cinsel organı, vulva. Şimşek
bızır Arapça bẓr kökünden gelen buẓr veya baẓr بظر "klitoris" sözcüğünden alıntıdır. NETS
bila < Ar. bila – siz (yoksunluk edatı) < Akad. balu – sız, siz, -meden, hariç, dışında,
İbr. beli, Uga. bl, Fen. bl, hayır, Fa. bela. Şimşek
bila Arapça bi
lā بلا "'ile değil', -siz (yoksunluk edatı)" deyiminden
alıntıdır. NETS
bilumum < Ar. bi-l-‘umum
genellikle, genel olarak < Ar. bi-ile, olarak < Ar. umum genellik, bütünlük, genel, kamu, halk <#’mm genel olma, kaplama, Aram ‘amma, klan, aşiret, boy, İbr. ‘ām halk, kavim, Fen. ‘m < Akad. ammu(m) halk, amme. Şimşek
bilumum Arapça bi-l-ˁumūm بالعموم "genellikle, genel olarak" sözcüğünden alıntıdır.
NETS
bira Süm.bappir. Akad; bappirum bira .SNAX
bappir, bappir3 : "Bierbrot". SUZE
bira: ~ İt. bira mayalanmış arpa içkisi << Olat. *bībra < Lat. bīber her çeşit
içki < Lat. bībere içmek
● Karş. İng beer (bira), beverage (her
çeşit içki) < Lat bīber.
NETS
bil[-mek,
bilge; bilga
(Süm.) ecdat. Türk dili
müdrik bilen (eski Türk). BİL;
BİLİM, BİLİK- bilgi, müridlik, ilim BİLGAN
bilen; müdrik. Destan kahramanı Bilgameş’in (Gilgameş) adında rastlanır. Bu ad
ecdat-kahraman olarak tercüme edilir. Eski Türk metinlerinde destani
kahramanlarımızın adlarında ve ünvanlarında rastlanır. BİLGE BEK (bilici bey),
BİLGE KAGAN (Bilge Kağan). Olcas
bil2/ bil3-ga (Süm.) yaşlı, ihtiyar,ata, ecdat,
soy, cet. SNAX
dbil₃-ga-mes : Gılgamış.
SNAX
bilga wr. bil2-ga "male
ancestor". TPSD
bil- [ETü] bil- ▽ 1312 [KTü] bilgü malumat,
bilgi▽ 1876 [TTü] bilgin çok bilen, allame. NETS
bil- ‘bir şeyi anlamış ve öğrenmiş bulunmak’ =KT, Uyg., DLT,
KB: bil-.
Bildir- ‘herhangi bir
şeyi haber vermek’ = Uyg. bitiz. OT. bildüz, biltür. TUGÜ
bile (bila) : bilen, bilici, danişli, malumatlı.
— Der Wissende, Gelehrte. ÇAOS
bilge :
hakim, akıllı kişi, alim, bilgin, ünlü kişi. DVLT
Bilgi, bilge gibi sözcüklerin kökeni Sümercedir.
bina < Ar. binā
bina, yapı < # bny < Akad. banu yaratmak, yapmak, kurmak, inşa
etmek. Şimşek
bina Arapça bny kökünden gelen bināˀ بناء "yapı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça banā بنا "yaptı, inşa etti" fiil. NETS
bölmek: Partager, Diviser. D’oû
beuluk = détachement (de soldats), peleton,
compagnie; (Bölük); (cf; russe polke = régiment);
beulmé= cloison, séperation. Cf. Sanskrit.
bilami = fendre; Sumérien balag=séparer, diviser; assyrien balangu=action de
diviser; malai bélé = partager; russe pol = moitié. Bedros Keresteciyan
Balag ve balangu davul
anlamındadır. AD.
bölmek, -er
(-i) 1.
Bir bütünü iki veya daha çok parçaya ayırmak, taksim
etmek.2. mec. Birliğin bozulmasına yol açmak, parçalamak.
3. mat.Bir niceliği iki veya daha çok eşit parçaya ayırmak. İng. divide .
Türkçe Sözlük
bal Süm. : durchbrechen kırmak, yarıp
geçmek. (Friedrich Delitzsch) bölmek/kesmek. bal (DLT). Gerey
lu2 pa5 ba-al :
kanal kazan adam
bölmek Osm. taksim
etmek. Türkçe Sözlük
böl[mek ETü. böl- ayırmak,
ayırdetmek << ATü . NETS
bölek : firka, guruh, taraf, hisa, başka,
agrica, top, parça, pare. — Abtheilung, Trupp, Stück.
böleklemek : taksim ve taki etmek, pare pare
eylemek, ayrı ayrı, pay pay. — Zertheilen, zerschneiden. ÇAOS
böl- ‘bir bütünü iki veya daha büyük parçaya ayırmak’. TUGÜ
buhar < Ar. bu¥ār, buhar, istim < # b¥r
< Akad. buhhuru bir sıvıyı
ısıtmak, sıcak tutmak > bahru sıcaklık, sıcak olma durumu, ılık,
sıcak, buharlı, bahrutu, buhru pişirme. Şimşek
buhar Arapça bχr kökünden gelen buχār بخار "buhar, buğu" sözcüğünden alıntıdır. NETS
bülbül < Fa. bülbül (bulbul) < ? Akad. ibbiltu,
ippiltu bir kuş, bulili ibikli bir kuş, bulili
ebabil. Kırg. bulbul, Özb. bulbul. Şimşek
bülbül Arapça blbl kökünden gelen bulbul بلبل "ötücü bir kuş, luscinia" sözcüğünden alıntıdır. Arapça balbala بلب. NETS
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder