29 Temmuz 2010 Perşembe

Go Oyunu ve Kozmoloji (Go sadece bir oyun mudur?)

gökyüzü yuvarlak yeryüzü karedir
kadim bir deyiş
19*19 luk bir tahta üzerinde 181 siyah ve 180 beyaz taş ile 4500 yıldan beri oynanan bu kadim strateji oyunu ile bir sene kadar önce tanıştım. Bu oyun  bir anlamda bir kozmoloji ve kozmogoniyi (evrenbilim ve evrendoğum) simgelemektedir. Go tahtası (goban)  kare biçimiyle yeryüzünü simgeler. Go oynamak sanki bir evrendoğumunu betimlemektedir.
aşağıda olan yukarıda olan gibidir
yukarıda olan aşağıda olan gibidir
birlikte tek bir şeyin mucizesini gerçekleştirirler
Zümrüt Tablet
Tahta önce boştur; oynamaya başlamadan önce tahtanın bomboş olması sanki bir ilksel kaosu simgeler. Oynamaya karar vermekle ve tahtayı önümüze koymakla sanki yeryüzü yaratılmakta ve ilk hamleler de yeryüzü üzerinde kubbe şeklinde bulunan gökyüzü'nde oynanmaktadır. Tahtanın üzerine konulan siyah ve beyaz taşların savaşı Yin-Yang' ın karşılıklı etkileşimi gibidir. Go taşlarının aynı zamanda yıldızların gökyüzündeki dizilişlerini de yansıttığı düşünülür. Oyun aynen bir "Göksel Savaş" a benzemektedir.  Sümer kozmogonisinin ve dünya görüşünün temelinde Göksel Savaş denilen bir olay bulunur. Gobanda yapılan savaş da sanki göklerdeki göksel savaşın bir betimlemesi gibidir. Ejderha'nın alanımızı yarıp geçmesi, çarpışmalarda altüst oluşlar sanki Marduk'un yaptıklarına benzer.
Babil'de; Enuma Eliş ve ondan da eski bir Sümer versiyonu olan kozmogonide bir "Yaradılış Destanı" vardır. Dünyanın ve göklerin henüz yaratılmadığı ilksel bir zamana götüren bir ifade ile başlamaktadır:
enuma eliş la nabu şamamu
yükseklerde gök henüz isimlendirilmemişken
şaplitu ammatum şuma la zakrat
ve aşağıda sağlam zemin çağrılmamışken
"Go tahtasının kare biçimi, eski Çin'de ortaya çıkan  'gökyüzü yuvarlak, yeryüzü karedir' (Japonca'sı "ten'en, chihö") görüşü olarak bilinen kozmogoniyle bağlantılıdır.. yeryüzü kare biçimiyle dört bir yana sınırsızca yayılmakta, gökyüzüyse yarı küre biçiminde olup yeryüzünün üzerini kaplamaktaydı...Çinli tarihçi Ban Gu (Ms 32-92), Yi Zhi'nin Go Esasları adlı eserinde:  "Tahta kare olmalı ve toprağın yasasını simgelemelidir. Çizgileri ilahi adalet gibi düz olmalıdır. Üzerinde yin ve yang gibi bölünmüş siyah ve beyaz taşlar vardır. Tahta üzerindeki dağılımları ise gökyüzünün bir görüntüsü gibidir." der. ". Mehmet Dardeniz'den..
360 nokta: Oyun 19x19 luk bir matris üzerinde kesişen 361 nokta üzerinde oynanmaktadır. Merkez dışında kaln 360 nokta , Çin ay takviminde bir yılı oluşturan 360 güne karşılık gelir ve Sümer matematiğinde de temel rakam olan 60'ın katıdır. Sümerler; Dünyasal bir 10 ile, göksel bir 6 yı temel rakam olan 60 'ı elde etmek üzere birleştirilmiştir. (Bu sistemi hala zaman ve açı ölçüleri olarak kullanmaktayız). Sümer altılı sistemindeki en temel birim olan 60, en yüksek göksel ilah olan Anu'ya atfedilmişti.
Merkezdeki 361. nokta Tengen: Tengen; Japonca 'da cennetin (göğün) kökü (kaynağı) anlamındadır.
"361. noktaya kutup, son nokta, uç nokta, zirve, doruk, yükseklik ..gibi anlamları olan 'kyoku' adı verilmiştir. Bu nokta çoğunlukla Taocu bir kavram olan 'nihai doruk' adıyla tanınır. Bu nokta hem batı hem de doğuda astronomi ve astroloji açısından önemli bir yer taşıyan Kutup Yıldızı'nı simgeler ve Çin Mitolojisinde 'Yaradılışın Doğduğu Nokta' olarak bilinir. Tüm fenomenlerin bu noktadan kaynaklandığına inanılır.." M.Dardeniz'den.
Tarih boyunca Dünya'nın birçok farklı bölgesindeki medeniyetlerce çeşitli kozmogoniler, evrenin ortaya çıkışına dair görüşler ortaya atılmıştır. Bir antropoloji araştırmasında, kozmoloji incelenen 60'dan fazla kültürde bulunan ortak bir eleman olmuştur. Bütün kadim kozmolojilerde bir gök-yer bağı, demir kazık, kutup noktası, gök-yer temeli gibi kavramlar vardır. Merkezdeki 361. nokta (tengen); japonca'da ten=cennet/gök, gan=kök, kaynak) Sümerlerdeki DUR-AN-Kİ (gök-yer bağı) ve TEMEN-AN-Kİ (gök-yer temeli)  kavramları ile ilişkilidir. AN gök, tanrı, cennet demektir ve bir yıldız ideogramı ile gösterilir. Kİ yer, yeryüzü, dünya, arz , DUR ise halat, urgan, bağ demektir. TEMEN de  aynen temel demektir. TEN  kelimesinin kökeni de (etymon) Sümerce DIN-GIR  dir. Tengri olarak 'Tanrı' anlamını muhafaza eder. (Daha önceki bir yazımda açıklamıştım).
Go, bir oyundan çok daha fazlasıdır ve çok başka anlamlar taşımaktadır. Bu anlam ve özelliklere ilerdeki yazımlarımda değinmek istiyorum. Sevgilerle...

Tarihi bir Go oyunundan örnek: