14 Şubat 2015 Cumartesi

Gudea Silindir A Kolon VI


(A6.1) e2-a du3-ba mul kug-ba : tapınağın yapımını o parlak yıldız içinde / Tapınağı onun sana gösterdiği kutsal gezegen ile uyumlu inşa etmen için,
(A6.2) gu3 ma-ra-a-de2 : sana haber verdi / veriyor
(A6.3) 2(MAN)-kam-ma ur-saĝ-am3 a2 mu-gur8 : ikincisi bir kahramandır. O saygılı olan /saygın olan/ güçlü olan..
(A6.4) le-um za-gin3 šu bi2-du8-a : elinde lapis-lazuliden bir yazı tahtası tutan savaşçı,
(A6.5) dnin-dub-kam e2-a ĝiš-ḫur-ba im-mi-sig10-sig10-ge : O tanrı Nindub’dur. Tapınağın planını o (sana) ayrıntılarıyla veriyor/ sana verdiği / gösterdiği Tapınağın planıdır.
Elinde lacivertaşından bir tablet tutan kahraman, tapınağın planını çizen (mimar) tanrı Nindub’dur.

(A6.6) igi-zu-še3 dusu kug gub-ba u3-šub kug si sa2-a : önünde duran kutsal teskere, hazır olan temiz kalıp,
(A6.7) šeg12 nam tar-ra u3-šub-ba ĝal2-la : teskerenin içinde bulunan kaderin tuğlası,
(A6.8) šeg12 zid e2-ninnu ga-nam me-am3 :  herşeyden önce Eninnu’nun gerçek kerpicidir.
(A6.9) ildag2 zid-da igi-zu gub-ba : önünde duran olgun / gerçek kavaktaki
(A6.10) ti-gid2mušen-lu2 a ud mi-ni-ib2-zal-a-eše2 : Tigid kuş adamlarının duyulan çığlıkları  (nedeniyle)
(A6.11) e2 du3-de3 igi-zu u3 dug3-ga nu-ši-ku4-ku4 : tapınağı yapmak için senin gözüne tatlı uyku girmiyor.
(A6.12) anšedur9 a2 zid-da lugal-zak-ke4 ki ma-ra-ḫur-ḫur-a-eše2 : kralın sağında sürekli yeri eşen erkek eşeğe gelince;
(A6.13) ze2-me e2-ninnu-/uš2?\ ni-is-ku-gin7 ki im-ši-ḫur-e : o sensin.  E-ninnu’yu yapmak için (eşek) gibi  yeri eşiyorsun sabırsızlanıyorsun.”
--------------------------------------
Campbell  Batı Mitolojisi;  "Çobanım, dedi tanrıça, senin için rüyanı okuyacağım. Gövdesi yeri ve göğü dolduran, tacı tanrılığını gösteren ve sağında ve solunda iki aslan, yanında İmdugud kuşu duran adam, tanrı, kardeşim Nin-girsu'dur. Sana emri, tapınağı Eninnu'yu inşa etmendir. Şimdi, önün­den yükselen güneş, senin koruyucu tannn Ningizzida idi. Onun yılan formu, güneş gibi dünyadan yükselir. Çivi ve burçların tabletini elinde tutan, düşünüldüğü gibi kendinden geçmiş olan kadın, kızkar-deşim Nisaba idi, sana, tapınağı inşa etmen için uğurlu yıldızlan gösteriyordu. İkinci, savaşçı, lapis lazuli tablet tutan adam, tanrı Nin-dub'du. Sana tapınağın tasarımını gösteriyordu. Ve yüklü hayvan, kralın sağında duran, bu sendin, görevin için hazır.'

(A6.14) na ga-de5 na de5-ĝu10 ḫe2-dab5 : Topladığım / derlediğim fikirleri tut/ dikkate al”.
(A6.15) ĝir2-suki e2 saĝ ki lagaški-še3 ĝiri3-zu ki i3-bi2-us2 : Lagaş’ın baş / üst bölgesi Girsu’daki tapınak senin adımlarınla…
(A6.16) e2 niĝ2-gur11--za kišib u3-mi-kur2 ĝiš u3-ma-ta-ĝar : Farklı, değişik ağaçları tapınağın  hazinesi/ mülkü için yerleştir
(A6.17) lugal-zu ĝišgigir u3-mu-DI : Senin kralının arabasını hazırla/  arabası için yer hazırla tapınakta (İlahi Fırtına Kuşu)
(A6.18) anšedur9ur3 u3-ši-la2 : Genç eşek, dayan,
(A6.19) ĝišgigir-bi kug NE za-gin3-na šu u3-ma-ni-tag : Rafine gümüş ve lapis lazuli ile doku arabayı 
(A6.20) ti mar-uru5-a ud-gin7 i3-e3 : O, yerinden titreyerek ışık gibi / ok gibi fırlar.
(A6.21) an-kar2 a2 nam-ur-saĝ-ka mi2 u3-ma-ni-dug4 : Kahraman,  güçlü Ankar silahına özen, dikkat göster 
(A6.22) šu-nir ki aĝ2-ni u3-mu-na-dim2 : İlahi amblemin / işaretin yerini oluştur. 
(A6.23) mu-zu u3-mi-sar : Adını yaz   /bunun üzerine adını yaz..
(A6.24) balaĝ ki aĝ2-ni ušumgal kalam-ma : Sümer ülkesinin yılanının  ölçüsünü ayarla/ Sümer ülkesinin yılanı davulla / törenle yerleştirilecek.  
Ušumgal: Uşumgal: anlamı yılan, ejderha’dır. Ancak ‘Sümer ülkesinin ejderhası’ mecazi anlamda Ningirsu’nun bir silahını betimler. Ninurta’nın çok sevdiği lir ?

(ušumgal-kalam-ma Selz, CM 7, S. 178 | ("dragon of the land (Sumer)", name of Ningirsu’s harp) ušum(gal)-kalam-ma | Kilmer, RlA 8, 464 | ("Foremost of the Land" or "Great Dragon of the Land", proper name of a balag harp in Gudea; from "serpentine" shape or decoration of a balaĝ´s 'neck'?)) olarak çevrileri de vardır.
(A6.25) ĝiš-gu3-di mu tuku niĝ2 ad gi4-gi4-ni : Öğütleri geri döner müzik enstrümanı gibi.. yankılanır ? liri içinde uygun yer..
(A6.26) ur-saĝ niĝ2-ba-e ki aĝ2-ra : Kahraman  hediye sever. 



 

Hiç yorum yok: