17 Şubat 2015 Salı

Gudea Silindir A Kolon XVIII



(A18.1) gu3-de2-a barag ĝir2-nun-na-ta : Gudea Girnun’un çardağından / damından..
(A18.2) šag4 mu-na-ḫuĝ-ĝe26-e : Gece ben sakinleştim
(A18.3) ud im-zal a mu-tu17 : Gün geçince, gün ışıdı, yıkandım
(A18.4) me-te-ni mu-gi : Kendisi sağlıklı oldu
(A18.5) dutu ḫe2-ĝal2 mu-na-ta-e3 : Utu bollukla dışarı çıkıyor .
(A18.6) gu3-de2-a [2(MIN)]-kam-aš2 iri-kug-[ta] im-ma-[ta]-/e3\ : Gudea ikinci kez parlak / kutsal şehre  .çıktı
(A18.7) gud du7 maš2 du7-re6 ĝiš bi2-tag : Kusursuz öküzler, kusursuz oğlakları birlikte kurban etti .
(A18.8) e2-e im-ma-ĝen : o tapınağa gitti,
(A18.9) giri17 šu im-ma-ĝal2 : Orada dua etti. hürmeten burnuna elini kaldırdı
(A18.10) dusu kug ĝišu3-šub zid nam tar-ra : Kutsal sepet, kaderin tuğlası..
(A18.11) e2-/ninnu\ /mu\-[…] /e2-ninnu-ta mu-il2 : E-ninnu tapınağından  yükseldi.
(A18.12) X […] mu-la2 saĝ il2 mu-ĝen : ...başının üzerinde kaldırarak gitti..
(A18.13) dlugal-kur-dub2 igi-še3 mu-na-ĝen : Lugalkurdub (Ningirsu'nun generali / valisi) onun önünde yürüdü/gitti
(A18.14) dig-alim-ke4 ĝiri2 mu-na-ĝa2-ĝa2 : İgalim adlı bir tanrı geçide yol gösterdi.
İg-alim: Bau/Gatumdu ve Ningirsu’nun ikizlerinden biri. [[d}ga2-tum3-du10  ama lagasz{ki}-ke4 {d}ig-alim dumu ki-ag2] “ İg-alim, Lagaş’ın anası olan Gatumdu’nun sevgili oğlu”. Gudea Statue S P431900/7-10
(A18.15) dnin-ĝiš-zid-da diĝir-ra-ni :tanrısı Ningişzidda
(A18.16) šu mu-da-ĝal2-ĝal2 : Onun için (sürekli) dua etti / dua ediyor onun elini tuttu/ sahip oldu. (tuğla kalıbı) elinde  tuttu.)
(A18.17) pisaĝ u3-šub-ka a sa-ga i3-ak : Tuğla kalıbı şekline su döktü..


Tanrı Ningişzida tuğla kalıbını elinde tuttu ve iyi bir işaret olarak, Gudea’nın tapınağın bakır kupasıyla kalıba su dökmesine izin verdi. Ninurta’dan gelen işaret üzerine Gudea bir yandan dualar okurken kili kalıba döktü. Yazıt, onun kutsal ayinleri hürmetle yerine getirdiğini söylemektedir. Tüm Lagaş şehri “sinmiş” sonucu beklemekteydi. Tuğla kalıptan doğru mu çıkacaktı yoksa kusurlu mu?.

(A18.18) ensi2-ra a-dab6 si-im a2-la2 mu-na-du12-am3 : Şehir beyi  müzik aletleri ile şarkılar.. oyunlar..
(A18.19) ka-al šeg12-bi saĝ im-mi-du8 : kil tuğlayı damgaladı
(A18.20) lal3 i3-nun i3-ḫe-nun-na al im-ma-ni-tag : Bal /pekmez /şurup, tereyağı , sadeyağ
(A18.21) šembulugx(ŠIM×UḪ3) ŠIM×PI ĝiš ḫi-a : Tütsü ve çeşitli ağaçlardan reçine?
(A18.22) aḫ-še3 im-mi-ak : Bir macun haline / karışım yaptı.
(A18.23) dusu kug mu-il2 u3-šub-e im-ma-gub : Kutsal sepeti kaldırıp tuğla kalıbı ile ayakta durdu.
(A18.24) gu3-de2-a im u3-šub-ba i3-ĝar : Gudea kili tuğla kalıbına yerleştirdi.
(A18.25) niĝ2-du7 pa bi2-e3 : gerekli olan şeyi  ortaya çıkardı /belirginleştirdi
(A18.26) e2-a šeg12-bi pa e3 mu-ni-ĝa2-ĝa2 : tapınağın tuğlası ortaya çıktı.
(A18.27) kur-kur-re i3 mu-da-sud-e : Dağlardan yağlı madde ? reçine
(A18.28) erin mu-da-sud-e : Sedir (yağı) serpmek.. 


Devamı Gudea Silindir A Kolon XIX












Hiç yorum yok: