15 Şubat 2015 Pazar

Gudea Silindir A Kolon XIII


(A13.1) u3-sa-an bar-us2-sa eme i3-du8 : Kırbaç, sopa, dil gevşetildi.
(A13.2) siki udu gan-na-kam šu-a mi-ni-ĝar-ĝar : Çocuk yatağının koyun yünü yerleştirildi..  vergi??
(A13.3) ama-a dumu-da gu3 nu-ma-da-de2 : anne çocuğa bağırmadı (çocukla kavga etmiyor).   Anne çocukla konuşmadı/tartışmadı
(A13.4) dumu-u3 ama-ni-ra ka du3-a : çocuk annesine ağız açıp ,
(A13.5) nu-ma-na-dug4 :  bir şey söylemedi. karşılık vermedi
(A13.6) arad2 a2 ĝiš tag tuku-ra : Köleye dokunulmadı,
(A13.7) lugal-a-ni saĝ nu-ma-da-dub2 :  Onun (kölenin) kralı (kölenin)  başını ezmedi.
(A13.8) geme2 lu2 nam-ra2 ḫul mu-na-ak : Adam cariyeye/ köleye kötü davranıp; onu dövmedi
(A13.9) nin-a-ni igi-na niĝ2 nu-mu-na-ni-ra : Sahibesi  ihanetini görüp, onu dövmedi.
(A13.10) ensi2 e2-ninnu du3-ra : Şehir beyi, Eninnu tapınağını dikmek için,
(A13.11gu3-de2-a-ar inim-ĝar-bi lu2-u3 nu-ma-ni-ĝar : Gudea’nın talebi için kimse şikayet etmedi.
(A13.12) ensi2-ke4 iri mu-kug : Şehir beyinin şehri temizlendi / arındırıldı.
(A13.13) izi im-ma-ta-la2 : Ateşler asıldı / yakıldı/ ateşi hazırladı. Ateşle arındırıldı.
(A13.14) uzug3-ga ni2-ĝal2 lu2-GI.AN : korku veren terbiyesiz/ahlaksız kişiler, hastalık bulaştıran kişiler
(A13.15) iri-ta ba-ta-e3 : Şehirden çıkarıldı.
(A13.16) pisaĝ u3-šub-ba-še3 maš2 ba-ši-nu2 : Sepete kerpiçten bir oğlak yatırdı ? anlamı açık değil..
(A13.17) šeg12 maš2-e bi2-pad3 : Kerpiç oğlakla keşfetti ? Anlamı açık değil..
(A13.18) ka-al-bi-še3 igi zid ba-ši-bar :   O oraya içtenlikle baktı .. çukura / kuyuya / Kuyulardan ve “zift gölünden” zift ??
(A13.19) sipad mu pad3-da dnanše-ke4 nam-nun-na i3-ĝar : Prensliği yerleştiren Nanşe’ nin ismini verdiği çoban,
 (A13.20) pisaĝ u3-šub-ba- ĝiš bi2-ḫur-ra-ni : sepetteki kerpiç oğlağın resmini /işaretini çizdi/ planını yaptı. Sepetteki tuğla kalıbını sıfırdan
(A13.21) ka-al nam-nun-na mu-ni-ĝar-ra-ni : ağzındaki diş, prensliğini  gösterdi; Ağzına/ ağzındaki dişi gözden geçirdi.
(A13.22anzud2mušen šu-nir lugal-la-na-kam : Kralın ilahi standardı /işareti/ amblemi olan  Anzud /İlahi fırtına Kuşu’nu.
(A13.23) urin-še3 bi2-mul : Temizlenince ışıl ışıl parladı / ışık saçtı.
16 ve 23. Satırlar arasında; anlayabildiğimiz kadarıyla, Ningirsu’nun amblemi olan İlahi Fırtına Kuşu’nun / Anzu’nun resmini, işaretini bir tuğla kalıba resmediyor/ çiziyor.
(A13.24) u5 bur3 eše3-še3 iri mu-na-kug-ge : Parlayan şehirde / kutsal şehirdeki yerde  alan/ platformun  ölçüsü yapıldı / hesaplandı 

Bur3:alan ölçü birimi=18 iku=1800 sar’dır. 1 sar=1/100 iku=40 km2 dir.
bur3: alan ölçüsü. tuğla ölçüsüyle 1800 sar yani 1.296.000  tuğla ölçü birimi
eše3: alan ölçüsü birimi=6 iku=2,16 hektar=1/3 bur3=6 iku
iku/iku2=alan ölçüsü birimi=3600 km2 dir.
1 bur=3 eşe=18 iku=1800 sar=60 m2 ise 1 bur+1 eşe= 18+6=24 iku=2400 sar= 80 m2 yapar. Nafiz Aydın. Ancak burxeşe mi, yoksa bur+eşe mi olup olmadığı belli değildir. Ayrıca bazı birimlerin derinlik olarak verilip verilmediği de belli değildir. O zaman hacim sorunu ortaya çıkar. Sonuç olarak yine de çok büyük bir alanın/platform üzerinde bir tapınak / zigurrat  yapımına girişildiği açıktır. Zira ilerleyen bölümlerde görüldüğü üzere zigurrat’a ilave birçok ek bina yapıldığı da görülecektir. Önemli olan bir şey daha var ki;  ölçülerin bu derece titizlikle verilmesidir.
Yani 1 bur ve 1 eşe =24 iku genişliğinde bir platform ,  86400 km2 lik bir platform temizleniyor / hazırlanıyor.
bur3 Maßeinheiten Robson, OECT 14, 59 | (Ziegelmaß: = 1800 sar = 1.296.000 bricks). Friberg, RlA 7, 540, 553, 563 | (Flächenmaß, math. Texte). Friberg, RlA 7, 543, 553 | (Maßeinheit, metrolog., math. Texte). Friberg, RlA 7, 566 | ("depth", Kante in einem Quader ["Höhe"], math. Texte)
Powell, RlA 7, 480f. | (Flächeneinheit: 18 iku = 1800 sar (als Flächeneinheit), ca. 64800 m2, Interpretation; = būru). Powell, RlA 7, 480f. | (Volumeneinheit: 18 iku = 1800 sar (als Volumeneinheit), ca. 32400 m3).
Eşe2: Flächeneinheit: 600 sar = 6 iku (als Flächeneinheit), ca. 21600 m2; = eblu),
Volumeneinheit: 600 sar = 6 iku (als Volumeneinheit), ca. 10800 m3). Zettelkasten.

(A13.25) u5 mu-na-sikil-e : Alan  / platform temizlendi. Lagaş kentinin Girsu adlı bölgesinde/mahallesinde..
(A13.26) liĝiš u2 sikil kur-ra-kam izi-a bi2-si-si : Dağın ardıç bitkileri / dağı temizlemek için,  ateşle/yakılarak  temizlendi /dolduruldu./atıldı
(A13.27) šim erin ir-sim diĝir-ra-kam i3-bi2-bi mu-du3 : [o zaman] Tanrıların /tanrılığın kokusu olan sedir tütsüsünden duman çıktı/yapıldı.
(A13.28) ud sizkur2-ra mu-na-a-ĝal2 : Dualarla /ibadetlerle gün geçirildi,
(A13.29) ĝi6 šudu3-de3 mu-na-zal-e : Gece de dualarla geçti.





Hiç yorum yok: