Sayfalar

16 Şubat 2015 Pazartesi

Gudea Silindir A Kolon XV


3 satır kayıp
(A15.4[...] gir2 [...]/[…] TE […] : ...yol...
(A15.5) šu /NI\ […] /UŠ\ […] ĝar : yerleştirmek için
(A15.6) elam elam-ta mu-na-ĝen :  Elam’dan gelen  Elamlılar / Elam’dan Elamlılar,
(A15.7) šušin ki šušin-ta mu-na-ĝen : Şusin/ Susa  bölgesinden gelen Susa’dan Susalılar geldi
(A15.8) ma2-gan me-luḫ-ḫa kur-bi-ta gu2 ĝiš mu-na-ab-ĝal2 : Magan ve Meluhha dağlarından omuzda ağaçlar  taşındı /getirildi. “Magan ve Meluhha kendi dağlarından büyük bir hediye yolladılar”
Magan: MısırMeluhha:  Nübye (Etiyopya/Sudan)
(A15.9) e2 dnin-ĝir2-su-ka du3-de3 : Ningirsu’nun tapınağının yapımı /inşası için.
(A15.10) gu3-de2-a iri-ni ĝir2-suki-še3 gu2 mu-na-si-si : Gudea’nın şehri Girsu’da toplandılar. şehri doldurdular.
(A15.11) dnin-zag-ga-da a2 mu-da-aĝ2 : Ninzaga’ya emir verdiler /görevlendirdiler. Ninzaga için talimat verdi / verildi.(A15.12) urud-da-ni še maḫ de6-a-gin7  :  Bakır , tahıl taşımak getirmek? Onun bakırı çok tahıl getirir gibi….?
Bakırını arpa taşır gibi..?
(A15.13) gu3-de2-a lu2 e2 du3-a-ra : Gudea, tapınağı yapan adam
(A15.14) mu-na-ab-us2-e  : Onu ona yükledi . bakır işini ona verdi.
(A15.15) dnin-sikil-a-da a2 mu-da-aĝ2  : o Ninsikila’yı  görevlendirdi. 
(A15.16) ĝišḫa-lu-ub2 gal-gal ĝišesi ĝiš-ab-ba-bi  : Büyük meşe, abanoz ve ab-ba (çınar?) ağaçları  ile
(A15.17) ensi2 e2-ninnu du3-ra  : Şehir beyi E-ninnu’yu inşa etti /E-Ninnu’yu inşa etmesi için şehir beyine
(A15.18) mu-na-ab-us2-e  : Onu ona yükledi / o işi ona verdi. /gönderildi. 
(A15.19) kur ĝišerin-na lu2 nu-ku4-ku4-da : Dağlık ülkeden adamlar sedirleri içeri soktular / getirdiler.
(A15.20) gu3-de2-a en dnin-ĝir2-su-ke4 : Efendi Ningirsu için Gudea 
(A15.21) ĝiri2 mu-na-ni-ĝar : yolu açıp temizledi. ... 'gir'i yerleştirdi ?
(A15.22) ĝišerin-bi tun3 gal-e im-mi-kud : Sedir ağaçları büyük baltalarla kesildi / biçildi.
(A15.23) šar2-ur3 a2 zid-da lagaški-a : Lagaş’da sağlam, güçlü  Şarur/ Lagaş’ın gerçek gücü/ sağ kolu  olan Şarur,

(A15.24) tukul a-ma-ru lugal-la-na-še3 : Kralın tufan silahı.
(A15.25) tun3 im-ma-bar :  Balta, kazma, keser, torba, çuval  bir kenera konuldu/ dağıtıldı,paylaştırıldı ?? / balta ile bölünmüş..?

(A15.26) muš-maḫ-am3 a-e im-dirig-ga-am3 : Bu, büyük bir yılan gibi su üzerinde yüzen gelen biriydi. Tomrukları suya bırakarak getiriyorlar? Sedir ağaçları, Lagaş’taki gerçek,  güçlü šar2-ur3 silahı ile büyük baltalarla kesildi / biçildi. Kral’ın tufan silahı ile. Onlar büyük yılanlar gibi su üzerinde yüzüp gelirlerdi. Sudaki görkemli yılan üstündür. Su görkemli yılanla doludur. Büyük yılanlar gibi onlar suda süzülüyor.
(A15.27) ḫur-saĝ ĝišerin- ad ĝišerin-na : Dağdan sedir ağaçları, sedir tomrukları,
(A15.28) ḫur-saĝ ĝiššu-ur2-men2-ta : Dağdan selvi ağaçları,
(A15.29) ad ĝiššu-ur2-men2 : Selvi tomrukları,
(A15.30) ḫur-saĝ ĝišza-ba-lum-ma-ta : Dağdan ardıç ağaçları,
(A15.31) ad ĝišza-ba-lum : Ardıç tomrukları,
(A15.32) ĝišu3-suḫ5 gal-gal ĝištu-lu-bu-um : Büyük kozalaklı ağaçlar ve çınar ağaçları,
(A15.33) ĝiše-ra-num2 : Eranum ağaçları (yapı işerinde kullanılan bir ağaç türü),
(A15.34) ad gal-gal-bi dirig-dirig-ga-bi : Tomrukları büyük bir yetenekle,
(A15.35) kar maḫ kan4-sur-ra-ke4 : Büyük, meşhur, görkemli  Kansurra iskelesine/ rıhtımına
 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder